Edwars dönemi vücut güzelliği, yuvarlak göğüsler,bir kariş bel,vurgulanmış kalçalar ve çıkık bir popodan oluşuyordu."Sağlık Korsesi" denilen bir S-kuşağı korse bel kemiğini sıkıca sarmaktaydı.Ayaklar küçük ayakkabıların içine sıkıştırılmış,şapkalar
pamuklu dolgu malzemeleri ,peruk ve insan saçından oluşan bir karışımla dengelenmişti.1900 'a gelindiğinde ,gömleklerin şişkinliği inmiş ,korseye dokunulmamıştı.Moda iki tip kadın arasında bölünmüştü:Korseli olanlar ve korsesiz olanlar.İkinci grup özgür düşüncelilerden ve Art and Craft hareketinin ilkelerini benimseniş ve evrensel imparatorluk çizgisine heves eden estetlerden oluşan küçük bir grup idi.Paris tartışmasız bir biçimde dünyadaki moda devrimlerini körükleyen merkezdi.Vogue o zamanlar adeta bir rötgenci niteliğine büründü ve okurlarına ne olup bittiğini, kimin nereye gittiğini ve kimin ne giydiğini anlatmaya başladı.Vogue okurlarının sadece küçük bir kısmı Paris'e gidebiliyordu.Vogue dergisinin rolü genel manzarayı göstererek popüler kılmaktı.Modayı takip eden kadınların büyük kısmı elbiselerini terziye diktiriyolardı.Giysiler en ince ayrıntılarına kadar tarif ediliyordu..Vogue okularına sadece arzu edilen kıyafetleri tanıtmakla kalmadı, modayı sosyal bir konuma oturttu.Duruş önemli bir şeydi.Edward döneminin modası oldukça yorucuydu ve çok sıkı kurallara bağlıydı. Vogue her durum için belli tavsiyeler veriyordu :Otomobilde giyicelek büyüleyici manto, at yarışlarında giyicelek şık bir kış tualeti, gündüz ve öğlen giyicelek kulüp kıyafetleri.
1909 da artık kadınlar ayakta düz durmaya başlamışlardı, korselerden kurtulmuşlardı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder